Uluslararası Af Örgütü
Indeks EUR 44/001/2001 Basın servisi. 4
Türkiye: Yeni cezaevlerinde izolasyon ve dayak derhal sona ermelidir.
İnsan hakları örgütleri Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International) ve İnsan
Hakları İzleme (Human Rights Watch), son dönemde yapılan operasyonların ardından F
tipi cezaevlerine transfer edilen tutuklu ve mahkumlara işkence ve dayak uygulaması
yapıldığına dair raporlar almalarının ardından, Türk ceza sisteminde derhal
reformlar yapılması gerektiğini ifade ettiler.
İki kuruluşun temsilcileri Aralık 2000'de 20 cezaevinde yapılan operasyonları ve çok
sayıda tutuklu ve mahkumun transfer edildiği yeni F-tipi cezaevlerindeki koşulları
araştırmak amacıyla Türkiye'deler. Operasyonlar sırasında en az 29 mahkum ve 2 asker
ölmüştü. Araştırmacılar yeni cezaevlerine gitmiş olan doktorlar, avukatlar ve
mahkum yakınlarıyla ve F tipi cezaevlerinden tahliye edilen 3 mahkumla görüştü.
Bu kaynakların tamamı mahkumların yeni cezaevlerine nakiller öncesi, esnası ve
sonrasında dövüldüğünü ve işkence gördüğünü belirtmekte. İzmit
yakınlarındaki Kandıra F tipi cezaevine varışta mahkumların soyularak copla
tecavüze uğradığı iddia edilmekte ama bu iddialar, avukatların adli tıp muayenesi
yapılmasına dair talepleri yanıtlanmadığı için, kanıtlanamamakta.
Tüm raporlar tek kişi ve küçük grup izolasyonunun, Adalet Bakanlığının
taahhütlerine aykırı olarak, yeni F tipi cezaevlerinde uygulandığını
belirtmektedir. Çok sayıda mahkum günlerce, sık sık şiddet eşliğinde yapılan
sayımlar dışında, insan yüzü görmemektedir. Tek kişilik tecritte tutulan bazı
mahkumlar Ocak ayı ortalarından beri dışarıdan kişiler tarafından görülmemiştir.
Birkaç gün öncesine kadar mahkumların, hücrelere bağlı olan küçük spor alanına
çıkmasına izin verilmiyordu. Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme'nin
bildiği kadarıyla, F tipi cezaevlerindeki mahkumların hiçbiri hava almak, düzgün
egzersiz veya spor yapmak için hücrelerden çıkarılmamış ve diğer mahkumlarla
görüşmelerine izin verilmemiştir. Mahkumlar ayrıca
hücrelerin dışındaki koridorlara yüksek sesli müzik verilmesinden şikayet etti.
Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme'nin araştırmacıları,
"Araştırmalarımız nakledilen mahkumların izolasyonda tutulduğunu ve işkence
veya kötü muamele gördüğünü göstermektedir." Dedi. "İşkence
uluslararası insan hakları hukukunca yasaklanan bir vahşet eylemidir. İzolasyon,
zalimane, insanlık dışı veya onur kırıcı muameleye varan fiziksel ve akli
zarara neden olabilir. Türk hükümeti bunlardan sorumludur ve bu ihlalleri derhal sona
erdirmelidir."
Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme cezaevlerine girme talebinin yanı
sıra Adalet Bakanlığı'yla da görüşme talebinde bulunmasına rağmen her iki talep
de reddedildi. Meclis İnsan Hakları Komisyonu temsilcileri ve İnsan Hakları
Derneği'yle görüşmeler yapıldı.
En az 300 mahkum açlık grevinde ve birçoğu 70 günden uzun süredir sürdürmekte.
Birkaç gün içinde ölümlerin başlayacağı görülüyor. Uluslararası Af Örgütü
ve İnsan Hakları İzleme, Türk cezaevi sistemindeki son gelişmelerden dolayı son
derece kaygılı ve Türk hükümetinin aşağıdaki tavsiyeleri derhal uygulamaya
sokması için çağrıda bulunmaktadır:
İşkence ve kötü muamele iddialarının incelenmesi için avukatlar ve bağımsız
doktorların cezaevlerine girmesine izin verilmesi ve gerekli tıbbi bakımın
sağlanması;
F tipi cezaevlerindeki ağır küçük grup veya tek kişilik izolasyon uygulamasının
kaldırılarak hücre kapılarının gün boyunca açık tutulması yoluyla mahkumların
diğer küçük gruplarla bir araya gelmelerinin sağlanması;
Yeni cezaevlerinin Türk yasaları ve mahkumların ıslahına yönelik uluslararası
standartlara uygun olarak yönetilmesinin sağlanması için baro, tıp ve insan hakları
örgütlerinin temsilcilerinin kapsamlı cezaevlerine girişlerinin sağlanması;
Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme ayrıca avrupa Konseyi'ne de,
cezaevi yönetimi alanındaki uzmanlığını krizde aktif rol almak üzere kullanması
için çağrıda bulunmaktadır.
Ayrıntılı bilgi için Jonathan Sugden veya Heidi Wedel'i 0532 598 0771
numaralı telefondan arayabilirsiniz.